Tekstil sektöründe polyester geri dönüşümü, çevresel sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşırken, bu alandaki çalışmaların başarısı için hükümetlerin desteği de kritik rol oynuyor.
İkinci el giysilerden kaynaklanan çevre kirliliği ve mikroplastik artışı, yeraltı sularında, toprakta ve hatta yağmurda ciddi bir tehdit oluşturuyor. Küresel tekstil sektörü için güçlü bir geri dönüşüm ekosistemi giderek daha fazla önem kazanıyor, ancak bu süreç hâlâ maliyetli bir prosedür olarak görülüyor. Dünya genelinde tekstil sektöründe kullanılan 125 milyon ton doğal ve sentetik elyafın yalnızca yüzde 1’inden azı geri dönüştürülmüş kaynaklardan sağlanıyor.
Geri dönüşümde fiyat farkı kapanıyor
Yapılan araştırmalar, geri dönüştürülmüş polyester ile saf polyester arasındaki fiyat farkının azalması sayesinde, Avrupa’da tekstilden tekstile polyester geri dönüşümünün 2035 yılına kadar 10 kat artabileceğini gösteriyor.
Depolimerizasyon teknolojisi öncü rol üstleniyor
Polyester geri dönüşümünde önemli bir adım olan depolimerizasyon (polimerin temel bileşenlerine ayrılması), geri kazanılan malzemelerin yeniden kullanılmasını sağlıyor. Bu yöntem, harmanlanmış, renkli veya bozulmuş tekstil atıklarının geri dönüşümünde en zorlu malzemeler için bile etkili bir çözüm sunuyor. 2035 yılına kadar Avrupa’da depolimerizasyon yoluyla üretilen geri dönüştürülmüş polyester miktarının 300 bin tona ulaşması bekleniyor.
Çevresel ve ekonomik avantajlar
Diğer geri dönüşüm yöntemlerine kıyasla daha verimli olan depolimerizasyon, saf polimer üretimine göre çok daha düşük emisyon değerlerine sahip. Bununla birlikte, 2028 yılına kadar ton başına 284 dolar olması beklenen Üretici Sorumluluğu (EPR) ücretinin, 2035’te 374 dolara yükseleceği tahmin ediliyor.
Uzmanlar, sektörde geri dönüştürülmüş malzeme kullanımının zorunlu hale getirilmesi ve atık toplama süreçlerinin düzenlenmesinin, sürdürülebilir bir tekstil endüstrisi için büyük fayda sağlayacağını vurguluyor.
Kaynak: https://tekstilhaber.com/avrupa-polyester-geri-donusumunu-10-kat-artiracak/